Fenerbahçe, Üstün Lig’in birinci haftasına Adana Demirspor galibiyetiyle başladı. Sarı-lacivertlilerin teknik yöneticisi Jose Mourinho, Üstün Lig’deki birinci galibiyetini kıymetlendirdi.
Jose Mourinho’nun açıklamaları şöyle:
“Bugün olmayan tek şey gollerdi. Birinci 60-65 dakikada oynamış olduğumuz oyuna baktığımızda sonuç farklı olmalıydı. Çok konum kaçırdık. Final bölgesinde gerçek şeyleri yapamadık. Belirli bir dakikadan sonra ekip fizikî olarak düştü. Saint Maximen ve İrfan Can Kahveci, 90 dakika oynayacak durumda değil. Galibiyeti hak ettik.”
“TÜRK FUTBOLU İÇİN DÜZGÜN BİR ŞEY”
“Bir durumda elinizde 2 oyuncu olduğu vakit değişiklikleri yapmak daha kolay oluyor. Mesela Dzeko’nun yerine En-Nesyri girebiliyor. Birtakım durumlarda da durum manasında adaptasyon yapmanız gerekiyor. Mesela Szymanski orta saha olarak oynadı ki kendisi daha ofansif bir oyuncu. Daha sonra Bartu oyuna girdi, Türk futbolu için bunun uygun bir şey olduğunu düşünüyorum. Zira kendisi âlâ bir genç oyuncu. Onlara mühlet vermekten korkmuyoruz, kendisi daha fazla da mühlet alacak. Birebir vakitte elimizde Yusuf ve Oğuz da var. Türk futbolu için uygun olduğunu düşünüyorum.”
“ÇOK FAZLA ŞEY ÖĞRENDİM”
“İki günde iki maç oynandı. Cuma akşamı Galatasaray – Hatayspor maçı. Bu akşam da biz oynadık. Çok fazla şey öğrendim. Bu süreçte bana verilen bilgiler mükemmeldi lakin artık daha âlâ anladım.”
“SKOR DAHA FARKLI OLABİLİRDİ”
“Hiçbir vakit oynadığım ilk lig maçını kaybetmedim. 24 yıldır hiçbir şey değişmedi. Yalnızca 2 dönemde beraberlikle başladım ve o dönemlerde Şampiyonlar Ligi’ni kazandım. Bugün berabere kalsaydık daha yeterli olabilirdi, latife bir yana kazanmak kıymetliydi. Aslında maçı daha erken koparmaya başladık. Herkes nasıl yüksek güçle başladığımızı gördü, maçı erkenden koparmaya çalıştık. Devre ortasında, rakibimiz oyunu 1-0 devam ettirmeye çalışacak ta ki son ana kadar diye dedim. Son kısımda gücümüz aşağı hakikat gitti, ben de değişiklikler yaptım. İçinde bulunduğumuz durum bu. Maximin 90 dakika oynayacak durumda değil, en çok sorun yaratan oyuncuydu rakibe. Aşikâr bir andan sonra 3 puan için oynadık. Skor daha farklı olabilirdi.”
“15 YAŞINDA BİR KALECİ OYNATMAK CÜRET İSTER”
“Meslektaşımı tebrik ederim, 15 yaşında bir kaleci oynatmak yürek ister. O bu hamasete sahip. Genç oyuncuyu da tebrik ederim. Birinci maçını oynadı Kadıköy’de, 90 dakika baskı vardı. Kendisini de tebrik ederim.”
“BANA VERDİĞİ SARI KART DA ADİLDİ”
“Maçtan sonra hakemle fikirlerimi paylaştım. Bir teknik yönetici, daha düşük potansiyelde olan bir ekibin teknik yöneticisi her şeyi deneyecektir. Onu suçlayamam, eleştiremem. Sonuç alabilmek için daha farklı şeyler yapabilirler. Defansif oynarlar, vakit geçirirler, sakat numarası yaparlar. Bunu eleştirmem. Beşerler sonuç alabilmek için maaş alıyor. Daha küçük kadroların puan almaları gerekiyor ligde kalabilmek için. Futbol bu. Bunu yadırgamıyorum. Hakemlerin oyunu savunması gerekiyor, sorumlulukları bu. Benim fikrim bu. Vakit geçirmelere birinci 20 dakikada 1-2 sarı kart verirseniz oyun farklılaşır. Yalnızca Türkiye’de değil, her yerde bu var. Kaleci vakit geçirdiği için 88’de sarı kart görüyor, asla 15-20. dakikada sarı kart vermiyor.
Hakemler 15-20’de sarı kart görseler oyun farklı bir hal alır. Büsbütün farklı olur. Beşerler fikrimi kabul eder mi etmez mi bilmiyorum. 25 yıllık deneyimime bakarsanız fikrim bu. Hakem genel olarak olumluydu. Bana verdiği sarı kart da adildi. İki ayağım saha içindeydi. Yanlışsız bir karardı. Bununla ilgili sorunum yok. Bu ligin en güçlü kadrolardan biriyiz. Rakipler buraya gelince defansif oynayacaklar. Futbol bu. Kimi gruplar şampiyon olmak için, birtakım gruplar Avrupa için, kimi takımlar da ligde kalmak için puan istiyor. Futbol bu türlü bir şey.”